Değerimizi ne belirler?
İlk soru şu: Başarılarımız ile kendi değerimiz arasında nasıl oldu da böyle bir bağ kuruldu?
Bunun olası nedenlerini ilk çağlara dayanan “hayali” kısa bir kurgu yaparak inceleyelim.
İlk çağlarda bir kabilenin hayatını sürdürebilmesi yırtıcı hayvanlardan ve düşman kabilelerden korunabilmesine bağlıydı. Yani en önemli şey, kabilenin korunmasıydı. Bu nedenle o dönemin en önemli, en değerli kişisi kabileyi koruyabilen fiziksel olarak güçlü ve cesur olan kişilerdi.
Zaman geçtikçe ok ve yayın icat edilmesi, daha etkin bir korunma ve avlanma sağladı. Böylece okçuluk değer ve önem kazanmaya başlarken; kas gücüne dayanan avcıların ise borsa değeri düşmeye başladı.
Zaman ilerledikçe güvenliği sağlamanın en etkin yollarının öğrenildiğini; dolayısıyla koruma ve avlanma işinin daha da kolaylaştığını ve sistemin oturduğunu varsayalım. Böylece artık güvenliğe harcanan onca vakit ve enerji artık boşa çıkar.
Bu sayede toplumda pek iş gücüne katılmayan ve biraz garip dedikleri sanatkarlar ise bu yeni dönemde o toplumun en değerlileri olmaya başlayabilirler. Çünkü, ancak hayatta kalma işini hallettiğimizde, hayatı yaşama işi başlayabilir.
Yazımın Indigo dergisinde yayımlanması nedeniyle, devamı için hemen alttaki linke tıklayabilirsiniz …